Qyq1. Petra Laszlo Suriyeli mülteciye çelme takan gazeteci olarak hatırlanmaktadır. Hakkında ise bir çok sorunun cevabı araştırılıyor. Kısac hayatı ve biyografi bilgileri. Hakkında Detaylı Bilgiler Petra Laszlo Suriyeli Mülteciye Çelme Takan Gazeteci Kimdir? Nereli?Petra Laszlo Açıklamasında Ne Dedi? Uzun yıllar Suriyeli kıza çelme takan gazeteci, Suriyeli Mülteciye Çelme Takan gazeteci olarak hatırlanmaktadır. 8 Eylül 2015 tarihinde Macaristan’ın Röszke kentinde, Avrupa göçmen krizi sırasında, Macar kameraman Petra Laszlo’nun sınır polisinden kaçan mültecileri tekmelediği görüntülenmiştir. Maçar asıllı gazeteci ve kameramandır. Olayın görüntülerinin medyada ve internette yayılmasının ardından görevinden alınmış, 1 Eylül 2016 tarihinde barışı bozma suçu ile yargılanmış ve suçlu bulunmuştur. Ancak 2018 yılında Macaristan’daki en yüksek mahkeme kararı bozarak Petra Laszloyu aklamış ve suçsuz olduğu kararına varmıştır. Başsavcı Zsolt Kopasz yaptığı basın açıklamasında şunları dile getirmiştir. Sanığın şiddet içeren eylemleri yaralanmaya neden olmadı, ancak davranışı, olay yerinde bulunan halk üyelerinde infial ve infial uyandırabilirdi. Mahkeme kararında, başvuranın eylemlerinin sadece kabahat teşkil eden bir kabahat teşkil ettiğini belirtmiştir. O zamana kadar, kabahatler için zamanaşımı süresi çoktan sona ermişti ve bu nedenle dava kapanmıştı. Olay yaşandığı esnada olayı Alman muhabir Stephan Richter Twitter hesabından “bir kızı tekmelediğini ve çocuk taşıyan adamı çelme taktığını” gösteren bir video yayınlamış ve tüm dünya bu görüntüler ile gözlerini Laszlo’ya çevirmiştir. Petra Laszlo Açıklamasında Ne Dedi? Gazeteye verdiği demeçte, “Onu sadece korktuğum için ittim. Bir çocuk olduğunu görmedim. Böyle olduğu için üzgünüm” Olaydan bu yana hayatının asla eskisi gibi olmadığını ve kendisine “kalpsiz, ırkçı, çocukları tekmeleyen bir kameraman” lakabı takıldığını, işinden kovulduğunu ve skandalın ardından nefret edenler tarafından tehdit edildiğini söyledi. Gazeteye verdiği demeçte, “Kesinlikle hayatımın mahvolduğunu söyleyebilirim. Bir iş bulup en çok sevdiğim şeyi yapabilmem pek olası değil” dedi. Her ne kadar böyle bir açıklama yapmış olsada söyledikleri gerçeği yansıtmamaktadır. Kaydedilen görüntüler video ve resimler kendisinin ne kadar insani yönden zayıf bir karaktere sahip olduğunu açıkça göstermektedir. Macaristan-Sırbistan sınırından ülkeye girişi sırasında oğlunu sırtında taşıyarak polislerden kaçmaya çalışan bir babaya çelme takan ve mülteci çocuğu tekmeleyen Macar gazeteci Petra Laszlo beraat etti. Macaristan'da yüksek mahkeme, Eylül 2015'te Sırbistan sınırından Macaristan'a girişi sırasında oğlunu sırtında taşıyarak polislerden kaçmaya çalışan bir babaya çelme takan ve mülteci çocuğu tekmeleyen Macar gazeteci Petra Laszlo'ya verilen tecilli 3 yıllık hapis cezası kararını bozdu. Mahkeme, gazetecinin hakkında yöneltilen suçtan dolayı beraat etmesine karar verdi. Gazetecinin saldırganlıktan değil, sadece "kötü davranıştan dolayı" yargılanabileceğine hükmetti. Petra Laszlo, tekme attığı görüntüler internete yayıldıktan sonra televizyon kanalı olan N1TV'de işinden de mülteci babaya çelme taktığı görüntü büyük tepki toplamıştı. RTL muhabiri Stephan Richter'in çekip Twitter hesabında paylaştığı görüntülerde Laszlo, polisten kaçmaya çalışan babaya çelme takarak yere düşmesine neden olmuştu. - BUDAPEŞTEİhlas Haber Ajansı / Dünya Macaristan Mahkeme Mülteci Gazete Dünya Haberler Resmi rakamlara göre Türkiye’de 3 buçuk milyona yakın Suriyeli yaşıyor. Komşuda yedi yıldır süren savaştan kaçanlar arasında gazeteciler de var. Dünyada en çok tutuklu gazetecinin bulunduğu ülkenin Türkiye olması, birçok ekonomik ve toplumsal sorunda Suriyelilerin suçlu veya potansiyel suçlu olarak kodlanması gibi durumlar Türkiye’de yaşayan Suriyeli gazetecileri tedirgin ediyor. Öyle ki güvenlik gerekçesiyle röportaj vermeyi dahi kabul etmiyorlar. Suriye’de yaşananlar beni gazeteci yaptı’ Altı yıldır Türkiye’de yaşayan ve serbest gazetecilik yapan 16 yaşında mesleğe başlamasında savaşın önemli payı olduğunu anlatıyor “Her zaman yazmayı çok sevdim, Suriye’de çatışmalar başladıktan sonra gazeteciliğin daha da önemli olacağını düşündüm. Dünyanın dikkatini Suriye’ye çekmek için o zaman gazeteci olmaya karar verdim. O dönem Suriye’de birçok yurttaş, gazeteci olmaya başladı, ben de öyle. Daha 16 yaşındaydım, Suriye’den birkaç medya kuruluşuyla iletişime geçmeye başlamıştım. Bir akşam bombardıman oldu, Esad askerlerinin evin içine gireceği korkusundan ailemle evin koridorunda panik halinde geçirdiğimiz o günün ardından Türkiye’ye gitme kararı aldık. Aklımda gazetecilik olduğu için Türkiye’de bir üniversitesiye başvurdum ve kabul edildim.” Beni koruyabilecek birine sahip değilim’ Suriye’de yaşadıklarından sonra Türkiye’yi küçük güvenlikli cennet’ olarak tanımlıyor ve ekliyor “Burayı da kaybetme korkusu içine girdim. Hükümetin göç politikası, Suriye’nin hep gündem maddesi olması, özellikle gazetecilik faliyeti yürüttüğüm iki yıl içinde bana hep korku hissettirdi. Türkiye’de yaşayan bir Suriyeli olarak bana bir şey olursa, beni koruyabilecek birine sahip değilim.” Türkiye’de yüzlerce tutuklu gazetecinin bulunduğunun altını çiziyor ve son olarak şu sözleri ekliyor “Türkiye’de hem Suriyeli olmanın, hem de Suriyeli bir gazeteci olmanın kaygısını yaşıyorum.” Bir şey olmayacağının garantisini kim verebilir?’ Haber için ulaştığımız çoğu gazeteci, endişelerinden dolayı röportaj vermeyi tercih etmedi ve bize kaygılarını iletti Sorularınıza doğru ve gerçekleri yansıtan yanıtlar verirsem riske girerim. FETÖ veya YPG damgası yiyip terörist diye beni içeri atılabilirim. Hükümetin Suriye politikasına değindiğimde başıma bir şey gelebilir. Bana bir şey olmayacağının garantisini kim verebilir? İçeri alınırsam bize sahip çıkacak kimse yok. insan olarak değil direkt polis olarak doğmuştur. akıla tepki olarak doğmuştur. yetkililere sorulduğu zaman üniversiteli öğrencinin polisin bacağını iki bacağının arasına alarak kırmaya çalıştığı iddia edilebilir. beyin ana arterde tıkanıklık olan polis. "geçen odtü'de bi kız düşürdüm ki sorma" diye hava atmaması gerekir. "polisimiz eğitimsiz" lafını doğrulayan yapsam lan acaba diye düşünürken aklına gele gele bu embesil hareket geçiyorum çünkü böyle düşük ve cahil bir zihniyetle başka nasıl başa çıkabileceğimi bilmiyorum. libidosuna ilişkin komplekslerini karşı cinse karşı şiddet göstererek kapatmaya çalışan fetuş'un polis olarak görmüyorum kendisini. kendisini isyancı gladyatör kovalayan roma askeri sanmış böyleroma şöyle ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın. Suriyeli aktivist kadın ile gazeteci kızının bıçaklanarak öldürülmesiyle ilgili gözaltına alınan şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince, Suriyeli aktivist Oruba Barakat 60 ile kızı Halla Barakat'ın 22 katil zanlısı olduğu iddiasıyla Bursa'da yakalanan Oruba Barakat'ın amcasının torunu emniyetteki işlemleri Yeri İnceleme ekiplerinin Oruba Barakat'ın tırnak arasından aldığı doku örneğinin Kriminal Polis Laboratuvarında yapılan incelemesinde şüpheli ait olduğu tespit ve kızın katil zanlısı olduğu iddiasıyla gözaltına alınan cinayeti kabul etmediği, çelişkili ifade verdiği öğrenildi. Bursa'daki ikametinde yakalanan şüpheli ifadesinde Oruba'nın kendisine ve ailesine maddi yardımda bulunduğu, kendisini yardım etmek için çağırdığını iddia 19 Eylül'de Bursa'dan İstanbul'a gelerek akşam saatlerinde Oruba Barakat'ın evine gittiğini, kapıyı çaldığı fakat kimsenin açmaması üzerine bir parkta zaman geçirdiğini Eylül'de Bursa'dan İstanbul'a geldiği, 20 Eylül'de geri döndüğü anların yansıdığı güvenlik kamera görüntülerinde kıyafetlerinin ve ayakkabılarının neden değiştiği sorulması üzerine zanlının, "Evinin kapısını çaldım, açan olmayınca sahildeki çimlerde sabaha kadar oturdum. Kıyafetlerim kirlendiği için yanımda getirdiğim kıyafetlerle değiştirip çöpe attım." dediği ifadesi doğrultusunda tekrar incelediği güvenlik kamera görüntülerinde 19 Eylül'de Oruba Barakat'ın evi istikametine gittiği, sahile gittiği iddialarının kameralara yansımadığı, 20 Eylül sabahı evden çıkış istikametindeki güvenlik kameralarına yansıdığını belirledi. Cenazeye katılmışŞüpheli ifadesinde Oruba Barakat'ın amcasının torunu anne ve kızı için 23 Eylül'de Fatih Camisinde düzenlenen cenaze törenine katıldığını söyledi. Cenaze töreninde Oruba'nın erkek kardeşi Maen Barakat'ın yanında olduğunu anlatan şüpheli cenaze töreninden sonra Maen'in İstanbul'deki evinde 2 gün kaldığını katılan şüphelinin, 19 Eylül'de Oruba'nın evine geldiğini hiçbir yakınına anlatmadığı da Büro Amirliği ekipleri, aktivist Oruba Barakat ile kızı Halla Barakat'ın evde battaniyeye sarılı cesetlerinin üzerine dökülen deterjanın katile ait DNA izlerinin kalmasını önlemek amacıyla döküldüğünü yandan şüpheli yapılan ilk incelemesinde herhangi bir terör örgütüyle bağlantısının ortaya çıkmadığı emniyetteki işlemlerinin ardından Kartal'daki Anadolu Adliyesine sevk gazeteci Halla Barakat 22, işe gitmeyince arkadaşları durumdan şüphelenerek polise bilgi vermişti. Polis ekipleri, 22 Eylül'de Barakat'ın annesiyle birlikte yaşadığı Üsküdar'daki eve çilingir yardımıyla girmişti. Evde, anne Oruba Barakat 60 ile Halla Barakat'ın cansız bedenleri battaniyeye sarılı halde bulunmuştu. Yapılan incelemede, anne-kızın bıçaklanarak öldürüldüğü tespit edilmişti. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince, olay yeri çevresi ve toplu taşıma araçlarındaki güvenlik kamera görüntülerinden şüpheli tespit edilmiş, Bursa'da düzenlenen baskınla şüpheli evinde yakalanmıştı. GÜNDEM İstanbul'da katledilen Suriyeli gazeteci anne-kızın katili yakalandı GÜNDEM Suriyeli anne kız cinayetten 10 gün önce ölüm tehdidi almış DÜNYA Orouba Barakat Turgut Özal'la röportaj yapmış

suriyeli kıza çelme takan gazeteci nereli